FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü’ndeki eylemlere ilişkin 475 kişinin yargılandığı davaya, savcının esasa ilişkin mütalaasına karşı sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmada tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.
Darbe girişimin yaşandığı dönemde Ankara Etimesgut’ta bulunan 11. Hava Ulaştırma Üs Komutanı sanık eski tuğgeneral Uğur Buldu, savunmasında isnat edilen suçlamayı reddetti.
İddia makamının hakkında örgüte üye olmaktan ceza talep ettiği Buldu, babasının Erzincan’da vefat ettiğini, bunun üzerine memleketine gittiğini ve 15 Temmuz Cuma günü cenazeyi defnettiklerini anlattı.
Annesinin, babasının vefatının yedinci gününde, İstanbul’daki evinde Kur’an okutmak ve taziyeleri kabul etmek istediğini anlatan Buldu, kendisinin de eşinin tüp bebek tedavisi görmesi ve yıllık izin almak gibi çeşitli işlerini halletmek için Ankara’ya dönmeye karar verdiğini söyledi.
Buldu, akşam saat 20.30 gibi yola çıktığını, seyir halindeyken gelen telefonlardan Ankara’da farklı bir durum olduğunu öğrendiğini anlattı.
Ankara’ya saat 05.30 gibi ulaştığını, kendisine vekalet eden İsmail Günaydın’ı arayıp bilgi aldığını, birlikte, kontrolsüz bir durum olmadığını öne süren Buldu, saat 07.00 civarında üsse gittiğini ve bağlı birlik komutanlarıyla da görüştüğünü söyledi.
Buldu, olumsuz bir olaydan bahsedilmediğini ancak üsse gece helikopterlerle Hava Harp Okulu öğrencilerinin bırakıldığını ve bir uçaklarının Akıncı’da olduğunu öğrendiğini iddia etti. Uğur Buldu, öğrencilerin neden bırakıldığının ve uçağın neden Akıncı’da olduğunun ise bilinmediğini ileri sürdü.
Personele, “kimsenin olaylara katılmaması, pistin kapalı tutulması, bütün faaliyetlerin Eskişehir’deki Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi’nin talimatları çerçevesinde yapılması” gibi emirler verdiğini savunan Buldu, 21 Temmuz’da gözaltına alındığını söyledi.
Buldu, 13 gün gözaltında kaldıktan sonra tutuklandığını belirtti.
“Benim 15 Temmuz öncesi ve 15 Temmuz’da darbeyle ilişkilendirilebilecek hiçbir eylemim olmamıştır. Ben örgüt üyesi değilim ve asla da olmayacağım.” iddiasında bulunan Buldu, darbeciler tarafından hazırlanan sözde atama listesinde “göreve devam” ifadesinin bulunmasının, örgüt üyeliği için delil olarak gösterildiğini bildirdi.
Buldu, ismine rızası dışında yer verilen listeyi kendisinin hazırlamadığını, hazırlayanları da tanımadığını savundu.
Babasının defin işlemlerinin tamamlanmadan Ankara’ya hareket ettiğine yönelik iddiayı da kabul etmeyen Buldu, defin işlemlerinin saat 13.45 sıralarında bittiğini, kendisinin ise saat 20.30 gibi yola çıktığını tekrarladı.
Buldu, darbecilerle eylem ve iş birliği içinde olmadığını, böyle bir şey olsa çalıştığı üssü buna hazırlaması, emirler alıp emirler vermesi gerektiğini öne sürdü.
Aleyhindeki tanık beyanlarını da kabul etmeyen Buldu, tahliyesini ve beraatini istedi.
Sanık eski tuğgeneral Necip Yılmaz da üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi. Yılmaz, bir tanığın yalan beyanıyla tutuklandığını iddia ederek tahliye ve beraat talebinde bulundu.
Duruşmaya öğle arası verildi.