Kilo almaya nasıl başladınız?
Whitney Thore: Üniversitenin ilk yılında ben 18 yaşındayken aniden çok hızlı kilo almaya başladım. Nedenini bilmiyordum ve bundan dolayı da çok utanıyordum. Doktora gitmiyordum. Hayatım dramatik bir şekilde değişti ve sonuçta 1 yıl içinde 45 kilo aldım. Sonrasında da kilo almaya devam ettim çünkü şişman olduğunuz zaman kendinizi dışlanmış hissedersiniz ve işte o zaman egzersiz yapmayı bıraktım, kendimle ilgilenmeyi bıraktım ve moralim çok bozuktu. Birkaç yıl sonra, 2005 yılında bana polikistik over sendromu (PCOS) teşhisi konuldu. O zaman anladım ki ilk zamanlarda aldığım kilonun nedeni buymuş. Ve doktora gittiğim zaman kadar da yaklaşık 90 kilo almıştım.
Kilo almaya başlamak sizi nasıl etkiledi?
Whitney Thore: Kilo almaya başlayınca hayatım dramatik anlamda ve çok hızlı değişti. İnsanlar bana farklı bir insanmışım gibi davrandı. Tabii ki ben her zaman aynı Whitney’dim. Aynı kalbe ve aynı akla sahip aynı insandım. Ama vücudum değiştiğinde insanlar bana zavallıymışım gibi davrandı. Bana karşı çok acımasızdılar. Bana tembel ya da aptalmışım, asla bir erkek arkadaşım olmayacakmış gibi davrandılar. Ve ben de bunlara çok uzun süre inandım.
Lisede balo kraliçesiydim ve bir yıl sonra şişmandım. Sanki iki farklı insandım. Yıllardır öğrendiklerimi düşünüyorum. Kendine güvenmek, bedeninle barışık olmak görünüşüm nasıl olursa olsun aynı insan olduğumu anlamamı sağladı. Hala zekiyim, hala eğlenceliyim ve hala mutluyum. Vücudum şekli bu özelliklerimi değiştirmiyor.
Kilo alışınızı aileniz ve arkadaşlarınız nasıl karşıladı?
Whitney Thore: İlk kilo alışımda gerçekten çok zor zamanlar geçirdim. Ailem ve arkadaşlarım bunun hakkında konuşmadılar. Bence bu çok ilginç ve önemli bir şey çünkü her ne kadar kilolu olmak bir tabu olarak görülse de sonuçta fiziksel olarak bende yanlış bir şey vardı. Ki sonrasında PCOS tanısı koyuldu. Kimse gerçekten bunun hakkında konuşmak istemedi. Birinin beni, doktora gitme ve bununla yüzleşme konusunda cesaretlendirmesini isterdim. Çünkü kilomla ilgili samimi bir şekilde konuşmam 10 yılımı aldı.İyi arkadaşlarımı kesinlikle kaybetmedim. Kilolu da olsam zayıf da olsam arkadaşlarım beni sevmeye devam etti. Bu konuda pek çok insana göre çok şanslıyım. Bu konuda aile bireyleri ve arkadaşlarla açık bir şekilde konuşabilmenin çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Bu korkutucu bir konu olmamalı bence bizim açıkça konuşabileceğimiz bir şey olmalı.
Peki dansa nasıl tutundunuz? Dansı bırakmayı hiç düşündünüz mü?
Whitney Thore: Kesinlikle. İlk kilo almaya başladığımda 18 yaşımdayken, kolejde dans sınıfımı yalnızca bir iki hafta sonra bıraktım. Bilirsiniz, dans stüdyosunda etrafınız aynalarla çevrilidir ve her an kendinize bakmaz zorundasınızdır. Ve görünüşünüzle ilgili bir hassasiyetiniz varsa bu durum sizde çok stres yaratabilir. Dolayısıyla yaklaşık 10 yıl dans etmedim. Sadece diğer insanların önünde değil, tek başımayken bile dans etmedim. Çünkü bu bedenle dans etmeyi hak etmediğimi düşünüyordum. Bu gerçekten çok zordu. Tekrar dans etmeye başladığımda, ne kadar mutlu hissettiğimi ve eğlendiğimi fark ettim. Şimdi biliyorum ki bir daha dansı asla bırakmayacağım. Bedenimi hareket ettirebildiğim sürece dans edeceğim.
Kilonuzun hayatınızı, yapmak istediğiniz şeyleri yani kısacası sizi etkilediğini düşünüyor musunuz?
Whitney Thore: Evet tabi ki, kilolarım hayatımı uzun bir süre etkiledi çünkü birçok şeyi yapamadığımı düşündüm. Dans edemeyeceğimi, mutlu olamayacağımı, aşık olamayacağımı, mayo giyemeyeceğimi düşündüm. Ama şanslıyım ki artık kilolarım artık beni pek fazla etkilemiyor. Tabi ki de vücudum sığmadığı için rollercoastere’e binmek veya buna benzer şeylerde kısıtlamalarım oluyor. Ama yine de birçok şeyi yapabileceğimi hissediyorum. Ve en önemlisi de insanın kendine güveni olması ondan sonra hayatta istediği her şeyi yapabileceğini ve bunu hissedeceğini düşünüyorum.
Kilolu bir kadın olarak, aşk hayatınız nasıl? Kilonuz aşk hayatınızda bir dezavantaj oluşturuyor mu?
Whitney Thore: Şu andaki ilişkimi kesinlikle etkilemiyor. Lenny ile olan ilişkimde ilk defa kilolarımın ilişkimi etkilemediğini gördüm. Gerçekten ilk defa tamamen kim olduğum için yani yalnızca bedenim değil aklım ve ruhum için de sevildiğimi hissediyorum. Eskiden gerçekten utangaç biriydim ve erkek arkadaşım bana ‘ Güzel olduğunu düşünüyorum’ dediğinde buna inanmazdım. Ama şimdi buna inanıyorum. Kesinlikle güzel olduğuma inanıyorum ve başka insanlar bana güzelsin dediğinde onlara inanıyorum.
Yalnız bir şey var ki bazen karşımdaki adamdan daha fazla kendinden emin biri olduğumu görüyorum bunda da biraz karmaşık bir durum olabiliyor. Ama konu kilolarım ve aşk hayatım olduğunda ikisinin de gittikçe daha da iyi olduğunu düşünüyorum.
Hiç zayıflamaya çalıştınız mı? Uyguladığınız özel bir diyet var mı?
Whitney Thore: Evet tüm hayatım boyunca yani önceden zayıfken bile ki bu çok alışılmamış bir durum değil, kilo vermeye çalıştım. Bence kadınların çoğu zaten sürekli diyet yapıyor. Bence bu kötü bir şey. Daha sonra şişmanladığımda bir keresinde 45 kilo verdim. Bu kiloyu 2011 yılında 6 ayda vermiştim. Daha sonra bu kiloyu geri aldım bilirsiniz bu çok sık görülen bir durumdur. Maalesef bir zamanlar sadece tartıdaki kiloma odaklanmıştım ve sürekli kilo vermeye çalışıyordum. Bu nedenle de pek sağlıklı olamıyordum. Yeterince yemek yemiyordum, haftada 15 saat spor yapıyordum. Bu da çok sağlıklı olmuyordu. Ama şu an çoğunlukla kendi mutfağımdan sağlıklı besinler yemeye çalışıyorum. Dışarıda yemek yememeyi kendime kural edindim ve kendi yemeklerimi kendim pişirmeye çalışıyorum. Çok iyi bir aşçı olduğum söylenemez bu da ayrı bir konu tabii.
Kilolu kadınlara tavsiyeleriniz var mı?
Whitney Thore: Öncelikle fazla kilolarından şikayet eden kadınlara en büyük tavsiyem; hayat çok kısa ve önlerinde bir sürü fırsatlar var. Kilolarından dolayı yapamayacakları şeyler çok az. Eğer tüm hayatınızı nasıl göründüğünüze ve kaç kilo olduğunuza üzülerek geçirirseniz hayatınızı boşa harcamış olursunuz. Deneyimleyebileceğiniz birçok şey var ve bence vücudunuza bize bir şeyler yapmamız için yardımcı olan bir enstrüman gibi bakmalısınız. Bilirsiniz vücudunuz koşar, dans eder yani vücudunuz bir şeyler yapmak için vardır sadece nasıl göründüğü için değil. Duruma böyle bakarsanız ve neler yapabileceğinize odaklanırsanız vücudunuzla barışık bir hale gelirsiniz ve vücudunuzla daha çok mutlu olursunuz.
Whitney Thore’in maceralarını Benim Muhteşem Tombul Hayatım programında haftaiçi hergün 16:55’te TLC kanalında izleyebilirsiniz!