Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen “FETÖ Ana Çatı Davası”nın bugünkü celsesi Balyoz kumpası sanıklarından eski Askeri Savcı Ahmet Zeki Üçok’un tanık sıfatıyla ifade vermesiyle başladı.
“FETÖ”nün TSK’daki yapılanmasını anlatan Üçok, çeşitli yöntemlerle 8 bin uzman çavuş, subay ve astsubayın, 2006-2015 arasında da sadece 4 bin 212 öğrencinin atıldığını veya mobbingle ayrılmak zorunda bırakıldığını söyledi. Üçok, Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk gibi kumpas davalarla gerçekleştirilen tasfiyeyle ilgili olarak da “958 kişi, Türkiye Cumhuriyeti’nin belki İstiklal Savaşı, Çanakkale Savaşı’nda vermediği kadar subay, general katliamına maruz kaldı” dedi. Üçok 15 Temmuz’a gelinen süreçteki öngörüsüzlükten, yapılan uyarıları dikkate almayan mevcut komuta kademesi ile önceki iki Genelkurmay Başkanı’nın sorumlu olduğunu vurguladı.
“ÖRGÜTÜN TABANCASI OLDULAR”
Üçok TSK’da “FETÖ” ile ilgili açılan ilk ve son dava olarak nitelendirdiği Kayseri Işıkevleri davalarından sonra başına gelenleri anlatırken, o dönem “FETÖ” medyasının yayınlarından örnekler verdi ve şöyle konuştu:
“Sayın Hidayet Karaca gözaltına alındığında ‘özgür basın baskı altında’ dedi. Kayseri davasıyla ilgili bir haberden dolayı Habertürk’ün patronunu Ergenekon’dan hapse atmakla tehdit ettiler. Bu gazetecilik yapmadıklarının en önemli kanıtıdır. Şimdi masumiyet karinesinden söz ediyorlar. Bizler yargılanırken bu karine yok muydu ki, bizim ne kadar aşağılık olduğumuza dair yayın yaptılar. Bunların gazetecilik, basınla alakası yok. Adeta örgütün tabancası oldular. Maalesef Hidayet Bey de bunların başındaydı.”
Üçok yaklaşık yarım saat süren ifadesinin ardından soruları cevaplandırdı.
“GEREĞİNİ YAPMASI GEREKEN KOMUTA KADEMESİDİR”
Üçok, Mahkeme Başkanı Selfet Giray’ın bir sorusu üzerine cezaevindeyken TSK’da kimlerin cemaatçi olabileceğine dair liste hazırladıklarını, bu listedekilerin yüzde 98’nin 15 Temmuz’a karıştığını gördüklerini vurgulayarak, “Sadece ben 23 kuruma müracaat etmişim. Sivillerin buna ilgi göstermemesini bir yere kadar anlayabilirim, ama TSK’da en ufak işlem yapılmaması bizi 15 Temmuz kanlı kalkışmasına getirdi. Biz üzerimize düşeni yaptık. Gereğini yapması gerekenler komuta kademesidir” dedi.