Adana’da cinayet zanlısı platonik aşığının, “Başını çekyata çarptı ve burnu kanadı” şeklinde savunma yaptığı 28 yaşındaki Türkan Sarıkaya ile ilgili Adli Tıp kurumunda hazırlanan kapsamlı yeni raporda maktulün başında birden fazla kırık olduğu kaydedildi. Sarıkaya Ailesinin avukatı Derya Göksuçukur, “Bu rapor, Türkan’ın saldırıya uğradığının, bir başka ifadeyle de vahşetin de belgesidir” dedi.
Adana’da “platonik aşığı” tarafından öldürülen 28 yaşındaki Türkan Sarıkaya ile ilgili tutuklanan cinayet zanlısının “Başını çekyata çarptı ve burnu kanadı” şeklindeki savunması adli tıptan gelen yeni raporla çürüdü.
Olay, 8 Şubat 2016 tarihinde meydana gelen ve Türkiye çapında yankı bulan Türkan Sarıkaya cinayeti şöyle gelişti;
Bir mobilya şirketinde “yönetici asistanı” olarak çalışan Türkan Sarıkaya, kendisi ve nişanlısını ölümle tehdit eden “platonik aşığı” ile yüzleşmek için Bünyamin Fikirdeşici’nin işyerine gitti. Burada çıkan tartışma sonucu Fikirdeşici, genç kızı darp edip komaya soktu, sonrasında da kardeşi Utku Fikirdeşici ve arkadaşı Ali Can Döner’in de yardımıyla onu, kuzeni Seren Gün’ün evine bırakıp kaçtı.
Yakınları tarafından özel bir hastaneye kaldırılan Sarıkaya, burada yoğun bakım ünitesine alınarak uyutuldu. Ancak genç kızın yaşam savaşı sadece 8 gün sürdü. Türkan Sarıkaya, sırlarıyla birlikte kadınların omzunda son yolculuğuna uğurlanarak, toprağa verildi. Olayla ilgili olarak yürütülen soruşturma kapsamında; sondaj şirketi sahibi olan Bünyamin Fikirdeşici tutuklandı. Ona yardım ettiği ileri sürülen iki kişi de yargılanıyor.
Bünyamin Fikirdeşici hakkında da ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davada; Sarıkaya’nın, “platonik aşığı’nın tecavüzüne karşı direndiği ortaya çıkmıştı. Fikirdeşici’nin, genç kızın ayağındaki külotu çorabı parçalayarak çıkardığı, ancak Sarıkaya’nın direnmesi üzerine çorabı ip gibi kullanıp, onu boğmaya çalıştığı belirlenmişti.
Sarıkaya’yı darp eden Fikirdeşici’nin, genç kıza “sarhoş” izlenimi vermek için koma halindeyken ona bardakla rakı içirmeye çalışıp, sonrada üzerine alkol döktüğü de tespit edilmişti. Davanın son duruşmasında da üç parçaya ayrılarak yırtılan, ardından da düğüm atılan o külotlu çorapta genç kıza ait saç tellerinin yanında katil zanlısına ait sperm örneklerinin olduğu ortaya konuldu.
Olayla ilgili bir başka sıcak gelişme ise, olay gecesi SIM kartı kırılarak bloke edilen ve genç kıza ait olan cep telefonunun, cinayetten tam bir ay sonra sinyal vermesi oldu. Sarıkaya’nın ailesi, hattın açık kalması için düzenli olarak ödediği faturalarda 2016 yılı Mart ayında artış olduğunu fark edip, bunun da kırılarak imha edilen cep telefonunun açılarak kullanıldığı anlamına geldiğini savundu. Bu durum, yapılan son duruşmada da mahkemeye sunuldu.
Ancak gelişmeler bununla da sınırlı kalmadı. Davanın seyrini değiştirecek flaş bir gelişme yaşandı. Daha önce Türkan Sarıkaya’nın kafatasında kırık olmadığı yönünde rapor veren Adana Adli Tıp Kurumu, bu hatasını düzeltti. Yapılan ikinci ve kapsamlı otopside genç kızın kafatasında kırık olduğu tespit edildi ve bu durum bir rapor halinde mahkemeye sunuldu. İlk otopside kırık tespit edilememesine de; kafatası kırıklarının farklı açılardan çok sayıda kesit alınmadığı durumlarda çekilen grafiklerde görülmeyeceği gerekçe gösterildi.
Sarıkaya Ailesi’nin avukatı Derya Göksuçukur, Adli Tıp Kurumu’nun raporunu değerlendirdi. Göksuçukur, “Türkan Sarıkaya’nın yapılan otopsisinde; kafatasında çatlak olduğu yönünde rapor hazırlanması, onun birden fazla kez darp edildiğinin de açık ve net bir göstergesidir. Davanın başından bu yana “katil zanlısı” Bünyamin Fikirdeşici; “Burnunu koltuğa çarptı kanadı” diye savunma yapmıştı. Bu rapor, söz konusu savunmayı da çökertmiş oldu. Rapor, bir başka açıdan da davanın başından beri dile getirdiğimiz, Cumhuriyet Savcısı’nın da hazırlamış olduğu iddianamede yer alan iddiaların da doğru olduğunun açık bir ifadesi” dedi.