Meme onarımı kozmetik bir ameliyat değil, hastalık nedeniyle kaybedilen bir uzvun yerine konulmasıdır. Yapılan onarımlarda estetik sonuçları daha iyi, daha güzel, doğal memeler elde etmek mümkün hale geldi. Buna karşın toplumda doğru bilinen birçok yanlış var. İşte meme operasyonları hakkında doğru bilinen yanlışlar…
1. Meme onarımı yaptırırsam kemoterapi ve radyoterapi gibi tedavilerim aksar
DOĞRUSU: Bu inanış kesinlikle yanlış. Mastektomi yani memenin alınması ameliyatı ve eş zamanlı meme onarımı yapıldığında kemoterapi ve radyoterapi gibi tedaviler aksamaz. Bu hastalar ameliyat sonrası hiçbir kısıtlama olmadan tedavilerini zamanında alabiliyorlar.
2. Meme onarımı ameliyatla eş zamanlı yapılamaz
DOĞRUSU: Hastalar önce mastektomi yapılıp memesinin alınacağını, bir süre sonra kemoterapi ve radyoterapi görüp daha sonra meme yapımına başlanabileceğini sanıyorlar. Ancak artık dünyada yaygın yöntem, güncel teknik; eş zamanlı meme onarımı yapılması.
3. Meme onarımı sadece protez ya da implantla yapılır
DOĞRUSU: Hastalar memelerinin onarımında sadece protez ya da implant kullanılacağını sanıyorlar. Oysa hekimlerin tecrübesi sayesinde artık hastanın kendi dokuları kullanılarak da meme yapılabiliyor. Bu dokular karın bölgesinden, sırt bölgesinden, kalça bölgesinden ya da bacağın üst tarafındaki dokulardan getirilerek yapılabiliyor.
4. Radyoterapi yapılacaksa implant ya da protez konulamaz
DOĞRUSU: Sanılanın aksine, eş zamanlı ameliyat yapılacaksa ve hastalar radyoterapi alacaksa o zaman genellikle daha sonra değiştirilebilir implant ya da protez konuluyor. Bunlara expander deniliyor. Önce expander konuluyor, ardından bu expanderlar şişiriliyor. Hastalar radyoterapilerini görüyorlar ve o expanderların üzerine ışınlarını alıyorlar. Sonra expanderlar çıkarılıp kalıcı protez uygulanıyor. Bazen de doğrudan kalıcı protez konulup onun üzerine ışın alınabiliyor.
5. Hastalığım nüks ederse görülmeyip atlanabilir
DOĞRUSU: Hastalar, memesinde protez ya da implant varken ya da oraya doku getirilmişken, hastalığın nüks etmesi durumunda görülmeyip atlanabileceğini düşünüyorlar. Oysa hastaların bu tür ameliyatlar yapıldıktan sonra düzenli olarak kontrolleri, muayeneleri ve radyolojik tetkikleri yapılıyor. Gerektiğinde MR ile kontrol ediliyor. O nedenle ister implant, protez, ister kendi dokusuyla meme onarımı olsun takip sürecinde herhangi bir aksamaya neden olmuyor.
6. Meme onarımı başarısız olursa geri dönülemez
DOĞRUSU: Sadece meme onarımı değil en basit cerrahi işlemlerde dahi çok az da olsa her zaman komplikasyon tehlikesi bulunuyor. Ancak örneğin implant konulup implantla ilgili bir sorun yaşanıp çıkartmak zorunda kalındığında, ehil ellerde yapılan işlemlerde, hekim her zaman B ve C planı bulunuyor yeniden onarım için. Bu onarımda kişinin kendi dokuları kullanılarak yapılabiliyor ya da kişinin kendi dokuları ile birlikte implantlar kullanılabiliyor. Yani hekimin her zaman alternatif tedavi yöntemi ve onarım tekniği olduğundan meme tekrar doğalına benzer yapılabiliyor.
7. Meme onarımı için belli bir zaman geçmesi gerekir
DOĞRUSU: Hastalar ‘ben bu ameliyatı oldum, birkaç yıl beklesem iyi olur’ düşüncesinde olabiliyorlar. Oysa bunun geçmesi gereken bir süresi yok. Ameliyatı yapan uzman “Meme onarımı yapılabilir” dedikten sonra hastalar herhangi bir dönemde, istedikleri zaman bu ameliyatı olabiliyor.
8. Doğal görünmeyebilir
DOĞRUSU: Göğüslerin doğal olmayacağı düşünülebiliyor. Ancak artık günümüzde plastik cerrahi teknikleri çok gelişti. Kullanılan implantlar, protezlerin teknolojisi çok gelişti. Tecrübeli doktorlar tarafından yapıldığında karşı memesine benzer yakın doğallıkta meme yapılması mümkün. Bazen karşı memesi sarkmış, küçük ya da büyük olabilir. O zaman da karşı memeye yönelik işlemler yapılabiliyor, toparlanabiliyor, küçültülebiliyor ya da büyütülebiliyor. İki meme arasında simetri sağlanabiliyor.